3 Kasım 2011 Perşembe

EZİLEN VE SÖMÜRÜLEN KATEGORİSİNDEKİLERİN SINIF VE HALK KARDEŞLİĞİ



Maalesef,“savaş bitsin barış gelsin”, “kardeşlik olsun” demekle, hatta en yüksek sesle haykırmakla barış olmuyor, çünkü savaşlar bizim dışımızdadır; bizim irademizin dışında ve bize hiç sormadan gelişiyor. Savaş bizim bile değildir, bizi kendi savaşımızdan koparıp, kendi savaşlarına sokarak, barışlarına mahkûm etmek istiyorlar. Öyleyse, tekrarı gerek, savaş bizim dışımızdadır ve savaşın bitmesi bizim elimizde değildir. Bunu 150 yıl önce Calusewitz adında bir Asker şöyle açıklamış; SAVAŞ BARIŞ ZAMANI SÜRDÜRÜLEN POLİTİKALARIN ŞİDDET YOLUYLA DEVAMIDIR" Öyleyse savaşı bitirmek ve barışı getirmek için öncelikle, savaş öncesi süren ve çözülemediği için savaşa neden olan politikaları ve kaynağını görmeyi gerektiriyor. Bu politikalar sömürü ve bunu katmerleştirmek için yürütülen ezgi politikalarıdır. Bu politikaları dayatanlar, sömüren ve ezen kategorisindedir. Sulh yoluyla bu dayatmalarını kabul ettiremezlerse, şiddete başvururlar. Bu şiddet kendi ülkelerinde ve kendi insanlarına karşı FAŞİZM yolu ile sürdürülür, kendi ülkelerine bunu henüz dayatamıyorsa veya henüz dayatacak gücü yoksa başvuracağı politika kendi coğrafyasından uzakta bir savaştır. İsmine ne derseniz deyin ama bunun ismi EMPERYALİST KAPİTALİZMDİR. Öyleyse, barış mı istiyoruz, Barış bitsin demekle olmuyor. Ezen ve sömüren kategorisindekilerden talep etmekle de olmuyor. Nasıl oluyor, savaşı doğuran ve dayatan etmenleri ortadan kaldırmakla oluyor. O etmenlerin hepsini kapitalizmde, emperyalist kapitalizmde bulabiliriz. Öyleyse, bu etmenleri ortadan kaldırmak için öncelikle EMPERYALİST KAPİTALİZME KARŞI TOPYEKÜN MÜCADELE ETMEK GEREKİR. Bu etmenler ortadan kaldırılmadıkça, ne kardeşlik, ne özgürlük, ne de eşitlik olabilir; öyleyse savaşa rağmen kardeşlik devam etmelidir. Savaş bitecekse, kardeşliğe sımsıkı sarılarak bitecektir. Kardeşlik kardeşle kardeş arasındadır. Kalleşle kalleş arasında kardeşlik olmaz. Emperyalizm en kalleş ise, ondan daha kalleşi işbirlikçileridir. Onlarla kardeşlik, kardeşliğin arasına kalleşlik sokmaktır.
Emperyalist kapitalizmi ortadan kaldırmak, egemenliğine son vermek demek, ezen ve sömüren kategorisindeki sınıfları yeryüzünden kazımak demektir. Bu da ancak, ezilen ve sömürülen kategorisindekilerin sınıf ve halk kardeşliği temelinde başarılabilir. Bunu başarırken de bilim gerekir, bilim yoksa BUNU BAŞARMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORUM SANIP, YİNE EMPERYALİST KAPİTALİZMİN KUYRUĞUNA TAKILIYORUZ DEMEKTİR. En son örnek, WALL STREET DİRENİŞÇİLERİNDE NÜKSEDEN SAHTEKÂRLIKTIR. Hepsi, kimi ve belki çoğunluğu bilmeden, ama bir bölümü ve daha çok yöneten bölümü, özellikle Amerika’daki en büyük zenginlerin çaresizliğini yenmek için, geride kalan kaynağa, orta sınıfın elinde tuttuğu kaynağa el koyması için kanal açmaya ama bir taşla iki kuş vurmaya çalışan, emperyalizmin en tepesindeki Siyonist düzeneğin ahtapot kollarıdır. Hem bu direnişe devrimci süsü vererek, emek sürecinin yükselteceği çelişkilerden kapitalistlerin korktuklarının gerçekleşmesini önlemek, hem de böylece krizi için çare arayan büyük zenginleri biraz rahatlatmak. SONRASI ALLAH KERİM. Nasıl olsa YDD-BOP-BİP zincirinin halkaları birer birer birbirine takılıyor, yanı başımızda Kürt halkı için oynanan oyunlar ve Ortadoğu’daki "Arap Baharı" oyunları bunu kolaylaştırıyor. ÖYLEYSE ORTAYA ÇIKAN SONUÇ NEDİR, EMPERYALİST KAPİTALİZMİN OYUNLARINA KARŞI, EZİLEN VE SÖMÜRÜLEN KATEGORİSİNDEKİLER VE EMPERYALİZMİN ŞİDDETLİ SALDIRISINDAN PAYINI ALACAK OLAN ORTA KATMANLAR, KÜÇÜK BURJUVAZİ, EMEKLİSİ, GENCİ, İŞSİZİ, KADINI HEP BERABER KARDEŞLİK İÇİNDE BİRLİKTE MÜCADELE İÇİN GÜÇLERİNİ ORTAYA KOYMALIDIR. Gerisi geyik muhabbetini aşmıyor maalesef ve bunu söylediğim için üzülüyorum ama gerçektir ve bana kimse kızmamalıdır. Gerçekten barış istiyorsak, dediklerim son derece dikkatle değerlendirilmelidir. Saygılarımla
Fikret Uzun
20 Ekim 2011

Hiç yorum yok: